ad

se

14 Mayıs 2014 Çarşamba

İş Güvenliği Uzmanları Ne Kadar Cesur?

İş kazalarını ve bunlara bağlı ölümleri önlemek için sayfalar dolusu yazı hazırlamakla bunların uygulamaya geçmesi arasında zayıf bir bağ var.Doğal olarak istenilenler sineğin yağını çıkarma derdinde olan, maliyetlerle boğuşan irili,ufaklı şirketler için istenmeyen durumlara ve direnç göstermelerine yol açıyor. Zaten kalite işlerinde bile genelde bir şekilde olur yolunu bulup dosyaları onay alacak şekilde gösterip,ürünlerin durumlarının gerçekte hiç öyle olmadığını birçok şirkette görebilirsiniz. 

En basitinden çelik sektöründe malzeme sertifikalarında bolca sahtecilik yapılır.Projeleri alan ve bunları taşeronlara parça parça yaptıran şirketler en fazla 3 yıllık çelik malzeme kullanımına izin verirken bizim uyanık şirketimizin elinde malzeme sertifikası arşivi vardır.Buna göre 2000 li yıllardan kalma malzemeye benzer sertifakayı alır, taratır tarihleri 2013-2014 yaparak,uygunsuz malzemeyle parasını yeni malzeme ederinden almasına rağmen elindeki hurdayı işler,boyar bir güzel kakalar. Bazen de yeni mal alırsınız tedarikçi üşenir açar bilgisayarını elindeki eski dosyanın tarihini ayarlar size yollar bir bakarsınız herif onu size 3 yıl önce göndermiştir. Et kokmuş durumda bunu okuyan ve Kalite Mühendisi olmayı düşünenlere sakın bulaşmayın derim. Bu dosyalar sizin imzalarınızla süslenir.Siz de sorumlusunuzdur.Yapmam diyemezsiniz maaşınızı ödeyen kişi bu şekilde istiyordur. Burada ithal ya da yerli ortak bir sistem oluşturulması lazım.Aldığımız her malzemenin sertifikasına gerekli kodu girerek ulaşmamız gerekir ama böyle bir altyapı yok.Bu gerçek verilere tedarikçilerle telefon konuşmaları,mail trafiği yaşamadan işlerin daha çabuk ilerlemesini sağlar. 

İş güvenliği uzmanları da diğer departman çalışanları gibi maaşlarını çalıştığı şirketten aldığı sürece patronun da derdi cebine fazla el atılmaması olduğundan; haliyle olması gerekenleri istemesine rağmen yaptıramayacaktır.Çelik üzerine büyük ebatlı ürün üreten firmaları gezin vinçlerin üzerinde fink atan hiç bir önlemi olmayan çalışanlar varken 40-50 TL lik emniyet kemerini bile aldıramayabilirsiniz.Gerisini siz düşünün. Aldırsanız da baret takma kültürü bile yeni oluştu onu da alıştırmak için uğraş vermeniz gerekir. Bu işin ayrı boyutu benim ve bu eğitimi alan işveren olmayan herkesin görüşü: İş sağlığı ve güvenliği uzmanları ÇSGB'nın elemanı olarak çalışmalı,maaşını oranın memuru gibi bakanlıktan almalı. İşverenler kendi şirketinin iş güvenliği uzmanı olması durumu kaldırılmalı ve bakanlık ise işverenlere hizmet veriyormuş gibi bunu faturamalıdır. Böylece arkasına devlet gücünü alan uzmanımız işini doğru,düzgün ve objektif şekilde yapabilir.Yoksa istediğimiz kadar uğraşalım işsiz kalmamak, kendini riske atmamak arasında kararlarını verirken olması gerekeni değil kendine yani işine zarar vermeyecek şekilde verecektir. Bu durumda maden göçükleri,kesikler,tershanelerde kaybolan günler sonra kaybolduğu anlaşılan işçiler,tünellerde ölen,vb. birçok istenmeyen durumların yaşanmasına sebep olacaktır.

Soma'da felaketin yaşandığı bu günlerde aynı durum  maden güvenlik denetçilerinde de var. Yasa gereği her işletmede görev yapması gerken maden güvenlik denetçilerinin denetledikleri şirkketten maaş alıyorlar. Bu durumda denetim baştan şaibeli hale geliyor.

Eren Ünal
Endüstri Mühendisi

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder