ad

se

26 Şubat 2015 Perşembe

Beyaz Et Sektörüne İran ve Irak'tan Vergi Darbesi

Dünya piliç eti ticaretinde dördüncü sırada yer alan Türkiye, en büyük pazarı Irak’ı getirilen ek vergiler sonrası kaybetme tehlikesi ile karşı karşıya. Kuzey Irak Kürt Serbest Bölgesi’nde bu hafta başından itibaren uygulamaya konulan yeni vergilendirme ile Habur sınır kapısından Irak’a giriş yapan Türk piliç etine ton başına 290 dolar vergi ödenmesini kararlaştırdı. Daha önce kesilen vergi 35 dolardı.

@haber5

Daha önce 35 dolar olan bu ücretin bu kadar yükselmesinin sektörde moralleri bozduğunu ifade eden Beyaz Et Sanayicileri ve Damızlıkçıları Birliği Başkanı Sait Koca, “Irak’a geçen yıl 226 bin 734 ton tavuk eti ihracatı gerçekleştirdik. Parasal değeri ise 443 milyon dolar seviyesinde. Eğer bu karar düzeltilmezse en büyük ihracat pazarımızı sektördeki rakibimiz Brezilya’ya kaptırabiliriz” dedi.
İRAN DA PARA ALIYOR
Habur Sınır Kapısı dışında tek yolun İran üzerinden gitmek olduğuna değinen Koca, “Onlar da TIR başına 100 dolar geçiş ücreti alıyor. Ekonomi Bakanlığı birşeyler yapmak zorunda. Bakanlık ile görüşmelerimiz sürüyor. Onlarda ilgilendiklerini, uğraştıklarını söylüyor. Ancak uğraşıyoruz değil çözüyoruz demeliler” dedi. Kararın düzeltilmemesi halinde üretimlerini azaltmak zorunda kalacaklarını belirten Koca, Irak’tan sonra gelen ikinci pazara ihracat ise 20 bin ton seviyelerinde olduğunu kaydetti.  Kuzey Irak Bölgesel Kürt Yönetimi’nin uygulamaya aldığı yeni vergilendirme ile Türk pilicinin Irak’a daha düşük vergi ile ihracat yapan Brezilya, İran gibi diğer ithalatçılara kırdırıldığını söyleyen Banvit Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Görener, “Diğer gümrük kapılarından Irak’a giren ve Brezilya ile İran’dan ithal edilen piliç etine uygulanan vergi ise ton başına 35 dolar. Bu farklı uygulama ile Türk piliç eti, tonda 255 dolar daha pahalı kalıyor ve rekabetten olumsuz etkileniyor” dedi.
YUMURTADA TEHLİKEDE
SADECE tavuk eti için değil yumurtada ek vergilerin getirildiğini ifade eden Yumurta Üreticileri Merkez Birliği Başkanı Hasan Konya, “Şu anda Irak yumurta yüklü TIR’lardan 4 bin dolar vergi alıyor. Bu karardan önce böyle bir uygulama yoktu. Türkiye’den Irak’a haftada 250 TIR yumurta gönderiliyor. Geçen yıl toplamda 410 milyon dolarlık yumurta ihracatı gerçekleştirdik. Bunun yüzde 90’ı Irak’a yapılıyordu. Ancak Ekonomi Bakanlığı görüşmelerini sürdürüyor. Bugün yarın bu işin çözüleceğini umuyoruz” diye konuştu.

Gıdada Sahtecilik Yapan 26 Firma Açıklandı

Taklit ve tağşiş yaptığı belirlenen işletmeler ve ürünlerinin parti numaraları, Bakanlığın internet sitesinde açıklandı.

Açıklamaya göre, Gıda Güvenliği Bilgi Sistemi'nin kurulması, riske dayalı denetim sistemine geçilmesi gibi çalışmalar sonucunda 2015 yılı ocak ayı sonu itibarıyla yaklaşık 45 bin denetim gerçekleştirildi. Denetimler sonucu 79 parti üründe taklit-tağşiş yapıldığı, 16 parti üründe ise içerisinde bulunmaması gereken ilaç etken maddesi bulunduğu tespit edildi.
Taklit ve tağşiş edilmiş ürünleri üreten firmalar hakkında 13 bin 304 lira idari para cezası uygulanarak, bu ürünlerin mülkiyetinin kamuya geçirilmesine karar verildi.
İçeriğinde ilaç etken maddesi tespit edilen ürünlerin de piyasadan toplatılması kararlaştırıldı.
Söz konusu ürünleri üreten veya piyasaya arz edenler hakkında cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulunuldu.
Buna göre taklit ve tağşiş yaptığı belirlenen gıda işletmeleri ile ürünlerinin parti/seri numaraları şöyle:
Not: Bilmediğiniz yerde kıyma içeren yemekler yememek gerekiyor. Devir çok kötü artık beslenme çantasıyla,sefer tasıyla gezeceğiz. Baklavalar şurup baklavası, bebek bisküvisinin bile içinde var. Devlet izin veriyor. Yağ desen her şeyin içinde Palm Yağ var. Çoğu ürün yanlış kurutulduğundan aflatoksin içeriyor. Karaciğer kanserine sebep oluyor. Kuruyemiş, baharat, aktarlardaki otlar,... hepsinde bu risk var. 
Tüm liste için Tıklayın!

Firma AdıÜrün AdıMarkaParti/Seri No
Sütkon Gıda Tar. Ürn. ve Day. Tük.
Malz. San. Tic. Ltd. Şti./KONYA
Yağlı Eritme Peyniri (Bitkisel yağ)Demircizade01.10.2014/06.09.2014
Sütkon Gıda Tar. Ürn. ve Day. Tük.
Malz. San. Tic. Ltd. Şti./KONYA
Yağlı Eritme Peyniri (Bitkisel yağ)Güleç28.06.2014
Hikmet Kaya Gıda İnş. Tur. Ltd.
Şti./KONYA
Eritme Tulum Peyniri (Bitkisel yağ)HK Çilkonya25.12.2014
AGP Toptan Gıda Maddeleri Alım Satım
Muhammet Ali Güler/KONYA
Tulum Peyniri (Bitkisel yağ)Büyük Oba22814
Beydamla Gıda Boya Kim.Tarım ve
Hayv. Oto. San. Tic. Ltd. Şti./KONYA
Eritme Peyniri (Bitkisel yağ)Dr. Tullum11,2014
Beydamla Gıda Boya Kim.Tarım ve
Hayv. Oto. San. Tic. Ltd. Şti./KONYA
Tulum Peyniri Eritme (Bitkisel yağ)ETKA20.09.2014
Fuat Özer Teks. Pet. Tar. GıdaHayv.
Ürün. San. Tic. Ltd. Şti./İZMİR
Tam Yağlı İzmir Tulum Peyniri (Bitkisel yağ)Fuat Özer106
Mutlu Tolga Gıda İnş. Nak. Petrol Tur.
Tar. Hayv. Orman Ürün. San.
ve Tic. Ltd. Şti. /AFYONKARAHİSAR
Tam Yağlı Tulum Peyniri (Bitkisel yağ)Lazz Bakkal0309
Gürler Süt ve Gıda Ürün. Paz. Tic.
Ltd. Şti./İZMİR
Tam Yağlı Homojenize Yoğurt
(Bitkisel Yağ ve Jelatin)
Güryaşam06.10.2014
Emre Sevilay Sev-Kar Ticaret/KAYSERİ%3 Yağlı Yoğurt (Bitkisel Yağ)Sütçübey18.12.2014
Emek Süt Ürünleri - Rıfat SARIKAYA/ İZMİRYoğurt (Bitkisel Yağ ve Jelatin)Emek Süt Ürünleri18.09.2014
Dermanbey Grup Gıda İmal. Paz. San.
İç ve Dış Tic. Ltd. Şti./ANKARA
Pastörize Kahvaltılık Tereyağı (Bitkisel Yağ)Bukra0.3
Diyar Et ve Et Ürünleri Vet. Hiz. Hay.
Tarım Gıda İht Mad. Yem Tes.
Tur. Taş San. Tic. Ltd. Şti. /AFYONKARAHİSAR
Afyon Kaymağı (İnek sütü tespiti)Diyarcan11.11.2014
Keyf-i Nefs - Cantuğ Müh. Dnş. Gıda ve Tmz.
Paz. - Özcan TOGUÇ
Nilüfer/BURSA
Kuşbaşılı Pide Harcı (Kırmızı Et Karışımı) (At Eti Tespiti)-19.01.2015
Soğuk Hava DeposuKasap - Ali VURUCU
Yıldırım/BURSA
Karkas (At Eti Tespiti)-18.01.2015
Özfırat Gıda Tuhafiye Nalbur İnşaat Taahüt
ve Yemek San. Tic.
Ltd. Şti. Sultanbeyli/İSTANBUL
Kır Pidesi Harcı (Kırmızı Et Karışımı)
(Tek Tırnaklı Eti Tespiti)
-11.11.2014
Özfırat Gıda Tuhafiye Nalbur İnşaat
Taahüt ve Yemek San. Tic. Ltd.
Şti. Sultanbeyli/İSTANBUL
Pide Harcı (Kırmızı Et Karışımı) (Sakadat Tespiti)-09.09.2014
Dalgıç Tem.Hiz.Sağ.Taş. Tem.Ürn.İtr.
İnş.Taah.İnş. Malz.Oto.Akr.Güv.
Hizm. Yem.İth.İhr. Tic.San.Ltd.Şti./ SİVAS
Sivas Kaşarlı Köfte (Kanatlı Eti Tespiti)-28.04.2014
Nurdal Izgara Salonu - Mevlüt
VURAL Çivril/DENİZLİ
Pide Harcı (Kırmızı Et Karışımı) (Sakadat Tespiti)-28.09.2014
Nuh'un Yeri-Semih ÇINAR/ Altındağ/ANKARAKöfte (Dana Eti) (Kanatlı Eti Tespiti)-12.09.2014
Altan Kardeşler GıdaHaydar
ALTAN Altındağ/ANKARA
Köfte Harcı (Dana Eti) (Kanatlı Eti Tespiti)-11.09.2014
Site Piknik- Okan KURT Altındağ/ANKARAKöfte Harcı (Dana Eti) (Kanatlı Eti Tespiti)-12.09.2014

10 Şubat 2015 Salı

Stok Gün Sayısı Nedir? Nasıl Hesaplanır?

Stok Gün Sayısı (Inventory Days & Days in Inventory)  

Belirli bir dönem içerisinde elinizde bulunan stok miktarının kaç gün yeteceğini belirtir. Elimizdeki malın ne kadar hızlı sürede satışlara dönüştüğü anlamına da gelir.  

Düşük olması şirket içindeki  ya da dış odaklı olarak sektörde veya ekonomideki  problemlerin habercisi olarak nitelendirebiliriz.


Diğer bir formül ise:





IMEI Numarası Görüntüleme ve Sorgulama


IMEI Numarası görüntüleme: *#06# Tuşları ile öğrenebilirsiniz



Sorgulama içinde IMEI numaranızı

https://www.turkiye.gov.tr/imei-sorgulama 

9 Şubat 2015 Pazartesi

Stok Devir Hızı Nedir? Nasıl Hesaplanır?

Stok devir hızı(Inventory Turnover), bir dönemde stokları satıp, kaç kez yenilediğimizi gösterir. Sektör ortalamasında göre bu değerin yüksek olması normal şartlar altında istenilen bir durumdur. Sadece bu veriye güvenerek satışların iyi olduğu kanısına varamayız. 

Düşük olması ise ürünlere olan talebin azlığını, hedeflenen kitleye ürünü tanıtamadığımızı, reklam konusunda ya cimri olduğumuzu ya da harcadığımız reklam giderlerinin karşılığını alamadığımızı gösterir. Diğer bir durum ise sattığımız malların fiyatı piyasanın üzerinde ya da kalitesiz, modası geçmiş ürünlerimiz var. Dolayısıyla stoğa para bağlamış durumdayız. 


Aşağıdaki formülde Ortalama Stok da tutar üzerinden hesaplanacaktır. Yani TL cinsinden, miktar değil.


                                                              Satılan Malın Maliyeti(SMM)

                    Stok Devir Hızı :    _________________________________
                                                     (Dönem Başı Stok+Dönem Sonu Stok) / 2

Stok gün sayısı hesaplama yöntemi için tıklayın

6 Şubat 2015 Cuma

Şeker Piliç İflas Etti

Şeker Piliç iflasın ertelemesi talebiyle bugün görülen duruşmada mahkemenin şirketin iflasına karar verdiğini açıkladı.


Şeker Piliç ve Yem Sanayi Ticaret A.Ş. adına KAP’a yapılan açıklamada “İflasın ertelenmesi talepli davanın duruşması bugün itibariyle Bandırma 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde yapılmıştır. Duruşma sonucu mahkemece Şirketin iflasına karar verilmiştir” denildi.
Şeker Piliç, 200 milyon liraya yakın borcu nedeni ile iflas erteleme istemişti. Mahkeme, yaptığı yargılama sonrası şirketin ayağa kaldırılamayacağına hükmederek iflasına karar verdi.
Temeli 1950'lere dayanan şirket, Türkiye'nin ilk beyaz et ihracatçısı şirketiydi.
KAP'a yapılan açıklama öncesinde Borsa İstanbul şirketin hisselerini geçici olarak işleme kapatmıştı.
06.02.2015
Kaynak:http://www.hurriyet.com.tr/ekonomi/28138055.asp

ILO 167 Sayılı İnşaat ve Güvenlik Sözleşmesi İmzalandı



Uluslararası Çalışma Örgütü'nün (ILO), 1988 yılında kabul edilip, 1991 yılında yürürlüğe giren 167 sayılı inşaat işlerinde güvenlik ve sağlık sözleşmesi Türkiye tarafından da onaylandı.

Özellikle Torun Center faciasından sonra daha sık dile getirilen söz konusu ILO sözleşmesi Türkiye tarafından onaylandı. Resmi Gazete’nin bugünkü sayısında yer alan uluslararası sözleşme ile inşaat sektörü çalışanlarına iş güvenliği ve uluslararası standartlar kazandırılması amaçlanıyor.


Sözleşme, "inşaat alanındaki herhangi bir işlem, faaliyet veya nakliye dahil, alanın hazırlanmasından, projenin tamamlanmasına kadar olan tüm inşaat işlerine, yeni bina yapımına, inşaat mühendisliğine, montaj ve sökme işlerine" uygulanacak. Sözleşmede, inşaat işlerinin görüldüğü alanlar, inşaat işlerinde kullanılan araç, malzemelerde güvenlik ve sağlık, üye ülkelerin hükümetlerince konuya ilişkin önlemlerin alınması, işçi ve işverenlerin yükümlülüklerine ilişkin hükümler yer alıyor.[1]

167 sayılı sözleşmesini onaylayan kanun, inşaat sektörü çalı şanlarına uluslararası standartlarda yeni güvenceler kazandırmayı amaçlıyor. Sözleşmeyi onaylayan her üye, güvenlik ve sağlık için mevcut risklerin değerlendirilmesi konusunda, sözleşme hükümlerinin uygulanmasını sağlayacak yasal düzenlemeleri yürürlüğe koymayı taahhüt etmektedir. Kanunla onaylanan sözleşmeye göre, iskele ve merdivenler, ulusal mevzuata uygun olarak inşa edilecek, uygun olarak kullanılacak, yetkili kişi tarafından denetlenecektir. Her inşaat alanında veya çevresinde işçilerin sayısına ve işin süresine bağlı olarak, işçiler için tuvalet ve yıkanma tesisleri, işçilerin kıyafetlerini değiştirmek, kurutmak ve dolaba yerleştirmek için tesisler, olumsuz hava koşullarından dolayı iş kesintiye uğradığı sürelerde yemek ve barınmak için yerler sağlanacak. Her inşaat alanında veya çevresinde yeteri miktarda içme suyu bulundurulacak, işçiler, işyerlerinde maruz kalabilecekleri olası kazalara ve yakalanabilecekleri hastalıklara karşı bilgilendirilecek. Sözleşmeyi imzalayan her üye, sözleşme hükümlerinin fiilen uygulanmasını sağlamak için özellikle caydırıcı ceza ve önlemler dahil, gerekli bütün önlemleri alacaktır.[2]

İş Sağlığı ve Güvenliği sınavına girecekler çıkma ihtimali var, bir yere not alın.

U.S.Chemical Safety Board (CSB) Başkanı Rafael Moure-Eraso'nun DuPont La Porte İş Kazası Ön İncelemesi

15.11.2014 tarihinde Teksas eyaletine bağlı La Porte kentinde dünyanın ikinci en büyük kimya şirketi DuPont'ta doğalgazı kokulandırmak için kullanılan gazın sızması sonucu 4 işçi zehirlenerek hayatını kaybetti. Bir kişi de hastaneye kaldırıldı.

U.S.Chemical Safety Board (CSB) Bşk. Rafael Moure-Eraso'nun DuPont LaPorte kazası Ön İncelemesi ile ilgili bugün yapılan açıklaması:

Yazıyı okuyun, bu tür durumlarda firma ve devlet tarafından yönetilen bizim kriz yönetim sürecimizi kıyaslayın. Biz de yapılan açıklamalara bakınca aşağıdaki rapora göre ne kadar basit ve insan hayatının ucuz olduğunu göreceksiniz.

CSB - U.S. CHEMICAL SAFETY BOARD -- An independent federal agency investigating chemical accidents to protect workers, the public, and the environment
Statements on the US Chemical Safety Board's DuPont LaPorte Investigation
Chairperson Rafael Moure-Eraso
and Board Member Manuel "Manny" Ehrlich
U.S. Chemical Safety Board
February 5, 2015

RAFAEL MOURE-ERASO

Good morning, and welcome to this U.S. Chemical Safety Board – or CSB – media briefing.
I am Rafael Moure-Eraso, Chairperson of the CSB. The purpose of today’s briefing is to provide an update on our ongoing investigation into the fatal methyl mercaptan release that took place at the DuPont facility in La Porte on November 15, 2014.  Four workers’ lives were lost, and I join their families and their coworkers in their grief.                                           
First, I would thank DuPont for their cooperation with our investigative team, as well as the International dupontlaporte_buildingChemical Workers Union local 900C. We appreciate their assistance during what is a difficult time for everyone involved.
Yesterday, Board Member Ehrlich and I visited the accident site along with the CSB Investigation Team, the site manager and workforce representatives.  I was encouraged by DuPont’s commitment, which was restated to me, to thoroughly investigate this tragedy, to learn from it, and to make all needed changes.
This is my fifth and final year serving as Chairperson of the U.S. Chemical Safety Board. During that time the CSB has investigated three major, fatal accidents at DuPont facilities around the U.S.  The frequency of these incidents is a concern for the Board as well as for DuPont, its workers, family members, and the communities nearby.
The first DuPont accident investigated by the CSB, in January 2010, at DuPont’s manufacturing plant in Belle, West Virginia resulted in the death of one worker when a braided steel hose ruptured, releasing highly toxic phosgene gas.  The CSB investigation found that DuPont had not used the safest materials of construction for the hose – had not replaced the hose on the required maintenance schedule – had not installed a properly ventilated and alarmed enclosure around the phosgene to prevent worker exposure – and finally, had not required workers to use respirators around the phosgene storage area.
The second DuPont accident investigated by the CSB occurred later in 2010 when hot sparks produced by welding ignited flammable vapors inside a tank that had not been effectively isolated from a hazardous process at the DuPont facility in Buffalo, New York, killing one worker.  DuPont had not used an adequate gas detection system to monitor the area for the hazardous vinyl fluoride gas, which exploded.
And finally, the accident we are discussing today – at the DuPont, La Porte facility here in Texas - was the most severe. Four workers were killed during the release of what DuPont says were more than 23,000 pounds of methyl mercaptan, a highly toxic, flammable, and volatile liquid.
Now let me say that DuPont has long been regarded as one of industry’s safety leaders.  In fact, DuPont has been viewed an industry leader in processing hazardous materials for most of the last two centuries.  After the Bhopal tragedy in 1984, the DuPont La Porte facility changed it’s production of methyl isocyanate – or MIC – the same chemical involved in the Bhopal accident, to an inherently safer method so that the highly hazardous chemical was no longer stored in large quantities but was used as it was produced. Such action has contributed to DuPont’s reputation as a leading light in safety, its slogan is: “Zero” safety incidents. The company markets its safety programs to the chemical industry.
But we have found that not only DuPont, but the industry as a whole must do much better.  Complex process-related accidents with tragic results are taking place across the country at companies of all sizes.  This problem includes major corporations such as DuPont, not just smaller companies that some refer to as outliers. It is clear that the current process safety regulatory system is in need of reform.
We have found common factors contributing to major accidents like the one at DuPont La Porte.  These include a chemical industry that lacks safe process designs and risk reduction targets, degraded process safety systems, weak or obsolete regulatory standards, inadequate regulatory resources and staffing, and overly permissive industry standards.
And the latest accident at DuPont is one of many incidents investigated by the CSB where we believe it will become clear that the process design was not as safe as possible.
Lead Investigator Dan Tillema will discuss these in more detail, but let me draw your attention to four design issues that our investigators have already identified in this accident.
  • First: The process included several interconnections between the methyl mercaptan supply line and a chemical vent system, which allowed a toxic leak into an unexpected location, where workers were exposed with fatal consequences.
  • Second: The chemical vent system - which was intended to safely remove harmful vapor from process vessels – had a design shortcoming that allowed liquid to accumulate inside.  This liquid regularly caused pressure buildups in the vent, and the liquid needed to be manually drained by operators to prevent safety issues from interconnected equipment, such as reactors.
  • Third: The vent drain that operators had to use was open to the atmosphere, meaning that workers were exposed to whatever chemicals were drained from the vent system.
  • Fourth: The building was designed in such a way that even had ventilation fans been working on the day of the accident, it could not necessarily protect workers from chemical exposure.  And we found that those vents were not, in fact, working at the time of the accident.
This accident, like many investigated by the CSB, demonstrates that regulators and companies should place greater emphasis on making designs as safe and possible and updating them on a constant basis.
I would now like to introduce Board Member Manuel Ehrlich who will update you on the investigative team’s activities so far:
MANNY EHRLICH:
The CSB made a decision to deploy just hours after learning of the DuPont incident on November 15, 2015.  The team of eight investigators arrived on November 162014 and met with company officials.
Since then the CSB has conducted approximately 50 interviews and has spent hundreds of hours reviewing documents and evaluating the incident scene.
Investigators have been inside the manufacturing building on numerous occasions evaluating the process equipment, building layout, and safety systems.  These systems include building ventilation, toxic gas detection, availability of emergency breathing air, and exit routes for workers, to name a few.
At this point, the field phase of the investigation is approximately 50% complete.  In the coming weeks and months, testing of field equipment such as check valves, block valves, and interlock systems will take place as well as verification of critical instrumentation.
The team is here to investigate the incident and the board is here to support our team. The CSB is in a position to gather and disseminate data which will allow for  site management to reaffirm their commitment to process safety, emergency planning and response, and a strong safety culture.
This accident affected the LaPort community. The citizens of this and surrounding communities have a right to know what hazardous materials are processed and stored near them. That is supposed to be the case throughout the country.
Understanding what happened here will reaffirm the right and need to know how safely they are protected in the community and how such an incident can be prevented in the future.
In addition to the CSB investigation, OSHA, and DuPont are also conducting parallel investigations.
I believe that there will be many important and valuable lessons learned that will benefit local citizens, regulators, and the chemical community.

______________________________________
Audio of the breifing in its entirety can be downloaded at:
https://app.box.com/s/rpjnerih5legk1z3erpvon6dcgd2q58e
The CSB released photos that can be downloaded at:
https://app.box.com/s/dad2cftp8ceydh994vuct6l71emn9j2j

3 Şubat 2015 Salı

TMSF Bank Asya'nın %63'üne El Koydu



Bank Asya'ya TMSF'nin el koyduğu iddia ediliyor. TMSF yetkililerinin İstanbul'daki Bank Asya binasına polisle birlikte geldiği söyleniyor. %65'ine el konulduğu haber kanallarında yayınlandı.

Başta İstanbul olmak üzere bankanın merkezlerinde emniyet görevlileri çalışma yapıyor.

Ayrıntılar geliyor...

BDDK, Bank Asya'nın yüzde 63'ünün TMSF'ye devrine karar verdi. TMSF, yaptığı açıklamada bankanın rutin bankacılık faaliyetlerine devam edeceğini açıkladı. Bankada 100 bin TL'nin altında parası olanlar ise sigorta güvencesi altında olacak.

Anadolu Ajansı'nın haberine göre, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK), Bank Asya’nın yönetim kurulunu belirleyen imtiyazlı payın yüzde 63’lük bölümünün Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) tarafından kullanılmasına karar verdi.
Kurul, son toplantısında, Bank Asya’nın ortaklık yapısına ilişkin denetimlerin sonucunu değerlendirdi.
Bank Asya’nın Bankacılık Kanunu kapsamında “kurumun etkin denetimini engellemeyecek şeffaf ve açık bir ortaklık yapısı ve organizasyon şemasına sahip olması” şartını ihlal ettiğini belirleyen Kurul, bankanın yüzde 63’lük imtiyazlı payının, TMSF tarafından kullanılmasına karar verdi. 
BDDK'nın kararının ardından Bank Asya'nın Ümraniye'deki genel müdürlüğüne gelen TMSF yetkilileri, polis nezaretinde binaya girdi. Banka görevlileri ve bazı avukatlar da polis ekiplerinin kontrolünün ardından binaya alındı.

BANK ASYA HİSSESİ OLAN...

Bank Asya'da 100 bin TL'nin altında parası olanlar sigorta güvencesi altında olacaklar.

Borsada Bank Asya hissesi olan küçük yatırımcılar ise bankanın tüm temettü vesaire nemalarından faydalanabilecek.

Bankanın bundan sonra doğacak olası temettü vesaire gelirinden faydalanabilecek.